UNUTULAN HAFIZA VE MUSAVVAT DERVİŞOĞLU GERÇEĞİ
Geçtiğimiz günlerde MHP’nin resmi sosyal medya hesaplarından Musavvat Dervişoğlu hakkında üç soru yöneltildi:
1. Ülkücü Hareket’te kaç yıl bulundun?
2. Bu süreçte hangi eylemde bulundun?
3. Kaç yıl cezaevinde yattın ve neyle sınandın?
Ve ardından meydan okurcasına, "Hodri meydan, cesaretin varsa cevap ver" dendi.
Ancak bu soruları soranlar, ülkücü hareketin tarihine gerçekten vakıf olanlar mı? Yoksa geçmişi silmek, hafızayı sıfırlamak isteyenler mi?
Ben Musavvat Dervişoğlu’nu 30 yıldır yakından tanırım. Onun ülkücü harekette neler yaptığını, hangi yollardan geçtiğini, hangi bedelleri ödediğini en iyi bilenlerden biriyim. Bu yüzden MHP’nin sosyal medya hesaplarından yapılan bu açıklamanın bilgisizlikten mi, yoksa bilinçli bir itibarsızlaştırma çabasından mı kaynaklandığını sorgulamak gerekir.
ÜLKÜCÜ HAREKETİN EN ZOR YILLARINDA MUSAVVAT DERVİŞOĞLU
Musavvat Dervişoğlu’nun ülkücü harekete adım attığı yıllar, ülkenin en karanlık dönemlerinden biriydi. 12 Eylül öncesi Türkiye, sağ-sol çatışmalarının en keskin yaşandığı günleri görüyordu. İşte tam da bu dönemde, Musavvat Dervişoğlu Fatsa Ülkü Ocakları Başkanlığı görevini yürütüyordu. O dönemde Fatsa, ülkücü hareketin en sert mücadelesini verdiği yerlerden biriydi.
Bugün bilgisizce “Sen ülkücü harekette ne yaptın?” diye soranlar, açıp tarihe bakmalı:
• 12 Eylül darbesinden önce Fatsa’da ülkücü harekete liderlik eden isimlerden biri Musavvat Dervişoğlu’ydu.
• Darbe sonrası işkencelerden geçti, cezaevinde yattı, bedel ödedi.
• Mamak Cezaevi'nin o soğuk duvarları arasında ülkücülüğün ne anlama geldiğini en ağır şekilde yaşadı.
Ve o günlerden sonra, ülkücü hareketin içinde var olmaya, taş taş üstüne koymaya devam etti.
ÜLKÜCÜ HAREKETİN LİDER KADROSUNDA YER ALDI
Musavvat Dervişoğlu, cezaevi yıllarından sonra da ülkücü hareket içinde aktif rol oynamaya devam etti:
• Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı yaptı. Bu görevi, ülkücü hareketin en zorlu dönemlerinden birinde üstlendi.
• MHP içinde Genel Başkan Yardımcılığı görevinde bulundu.
• İzmir’de 10 yılı aşkın süre İl Başkanlığı yaptı. İzmir gibi zor bir şehirde MHP’yi ayakta tutan en önemli isimlerden biri oldu.
• MHP’nin en önemli kurultaylarında kritik roller oynadı. Özellikle Devlet Bahçeli’nin genel başkan seçildiği kongrede en büyük desteği veren birkaç isimden biri oydu.
• Milletvekili adayı, büyükşehir belediye başkan adayı ve genel başkan adayı oldu.
Bir insanın ülkücü harekette yaptıklarını görmek için illa cezaevi yatmış olması mı gerekir? Hapis yatmak, mücadele etmek için tek kriter midir? Musavvat Dervişoğlu, ömrünü ülkücü harekete adamış, taş üstüne taş koymuş bir isimdir.
UNUTULAN GEÇMİŞ, İNŞA EDİLEN YENİ MHP
Bugün gelinen noktada, ülkücü hareketin köklerinden, değerlerinden, geçmişinden koparıldığını görmek acıdır.
Bir zamanlar MHP'nin genel başkanının seçilmesinde en büyük katkıyı sunan, İzmir’de 10 yıl il başkanlığı yapan, milletvekili adayı olan, genel başkanlığa aday olan bir ismi tanımayanlar, ülkücülüğün içini boşaltanlardır.
GERÇEK ÜLKÜCÜLER HAFIZASINI YİTİRMEZ.
Ama görüyoruz ki bugün MHP içinde hafızasını yitirenler, geçmişle bağlarını koparanlar var. Ve Musavvat Dervişoğlu’na "Sen kimsin?" diye soracak kadar ülkücü hareketin tarihini bilmeyenler, onun mücadelesinden bihaber olanlar var.
Oysa gerçekler ortada. Musavvat Dervişoğlu, 50 yıldır ülkücü harekette var olmuş bir isimdir. Hem de en zorlu yolları yürüyerek…
Bugün katil başı Öcalan için "umut hakkı" isteyen MHP ile gerçek ülkücüler arasındaki uçurum apaçık ortada. Artık mesele Musavvat Dervişoğlu’nun kim olduğu değil, asıl MHP’nin ne olduğu meselesidir.
Ve maalesef, eski çamlar bardak oldu.
Ama tarih unutmaz. Gerçekler bir gün herkesin önüne serilir. Ve ülkücü hareketin hafızasını silmeye çalışanlar, o aynaya baktıklarında gerçeğin ne olduğunu göreceklerdi