Bugun...


Köşeli Yazılar

facebook-paylas
Demokrasi Günü’nde demokrasi yargı önünde
Tarih: 15-09-2025 12:33:00 Güncelleme: 15-09-2025 12:36:00


Demokrasi Günü’nde demokrasi yargı önünde

Demokrasi…
Bir zamanlar Atina agorasında göğe yükselen ses. Tanrıların değil, insanların kendi kaderini tayin etme iddiası. Prometheus’un ateşi nasıl ki insanlığa ışık taşıdıysa, demokrasi de halkın iradesini karanlıktan çıkaran kıvılcımdı. Ama o ateş her zaman çalınmış, zincire vurulmuş, dağ başında kartallara yem edilmiştir.

Bugün 15 Eylül, Dünya Demokrasi Günü. İnsanlık, bu kavramı doğuşundan bugüne kadar kutlamalarla, bildirilerle, marşlarla selamlıyor. Ama kutladığımız şey, çoğu zaman eksik ve yaralı. Çünkü demokrasi, Pandora’nın kutusundan çıkan umut gibi, hep elden kayacakmış hissi veren kırılgan bir mucize.

Antik Atina’da demos kratos, yani “halkın iktidarı” ilan edildiğinde, köleler ve kadınlar dışlanmıştı. Demokrasi tam anlamıyla hiçbir zaman saf ve kusursuz olmadı. Roma senatolarında aristokratların gölgesinde, Orta Çağ’da kralların vesayetinde, modern çağda darbelerin postalları altında hep sınandı.

Türkiye’nin öyküsü de farklı değil. Cumhuriyet “egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” diyerek doğdu. Ama çok geçmeden tankların gölgesi, sıkıyönetim bildirileri ve yargı kararları bu sözün etrafında kalın zincirler ördü.

Bugün ilginç bir tesadüf: Dünya Demokrasi Günü’nde, Türkiye’de bir mahkeme salonunda CHP kurultayı yargılandı. Halkın kendi partisinde seçtiği yöneticilerin kaderi, hâkim kürsüsünün iki dudağı arasında. Atina’da agora halkı özgürce tartışırken, Ankara’da agora mahkeme dosyalarının içine sıkıştırılmış durumda.

Duruşma sonuçlanmadı; dava 24 Ekim’e ertelendi.
Yani demokrasinin günü kutlamalarla değil, bir sonraki celsede alınacak kararı beklemekle geçti.
Duruşma bitti ama demokrasi davası devam ediyor.

Sanki Sisifos yeniden karşımızda. Her seferinde büyük bir mücadeleyle demokrasiyi zirveye taşımaya çalışıyor ama her darbe, her vesayet, her yargı baskısıyla o taş yeniden aşağı yuvarlanıyor.

Ve belki de demokrasiyi diğer tüm yönetim biçimlerinden farklı kılan şey, bu bitmeyen döngüde hala umut taşıması
Pandora’nın kutusunda kalan son şey gibi… Her seferinde yeniden başlamak, yeniden yükseltmek zorunda olduğumuz bir değer.

Demokrasi, bir kez kazanılıp cebimize konacak bir madalya değil. Sürekli savunulması, korunması, yeniden üretilmesi gereken bir yaşam biçimi. Prometheus’un zincirlerini kıracak olan da, Sisifos’un taşını yeniden omuzlayacak olan da halkın kendisidir.

Bugün kutlamıyoruz aslında. Bugün hatırlıyoruz.
Demokrasinin gerçek tapınağı, ne bir saray, ne bir mahkeme salonu, ne de bir parti genel merkezi…
Onun gerçek tapınağı, özgürce konuşan yurttaşın yüreğinde saklıdır.

Sedat Kaya

 

 

https://halktv.com.tr/makale/demokrasi-gununde-demokrasi-yargi-onunde-971882





FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ

Sosyal medyaya mı internet medyasına mı güveniyorsunuz?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
YUKARI