Türkiye’de son çeyrek asırdır yavaş yavaş devam eden üretimin son bulduğu, fabrikaların kapandığı, tarımın bitirildiği dönemi tüm açıklığı ile yaşamaktayız ve faizle, vergilerle, beşli çeteyle yönetilen bir ülke haline geldik.
22 yıldır birçok seçimi geride bıraktık. Her seçim sonrası hırsızları baş tacı yaptık. Hırsızlığı, dolandırıcılığı geçerli meslek saydık. Hapishanelerde hırsız bırakmadık, çünkü hırsızlığın caydırıcı bir cezası yok. Devleti, belediyeyi yönetsin diye seçtiğimiz dürüstlükten söz eden yöneticiler göreve geldikleri andan itibaren önce çalmayı öğreniyorlar. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın İSTANBUL Büyükşehir Belediye Başkanı iken yaptığı bir basın açıklamasında “fakir neden fakirdir, çalmasını bilmediğindendir. Zengin ise çalmasını çok iyi bildiğinden zengindir.” Sözü ile bugünleri tarif etmiştir. Bir sözü daha akıllardan çıkmamaktadır. “ Ben göreve bir yüzüğümle geliyorum, eğer yarın zenginleşirsem, bilin ki çalmışımdır.” sözü de bugün zenginleşen iktidar ve Belediyelerdeki her haksız yere ve hesap veremeyecek şekilde zenginleşenlerin hırsız olduklarını ifade etmektedir. Allah’ıma şükürler olsun ki hepimiz inançlı insanlarız ve çalmanın kul hakkına girdiğini, kul hakkının affının olmadığını hepimiz çok iyi biliyoruz. İnşallah inanıyoruz ki çalan tüm yöneticilerin bu dünyada hesap vermekten kaçsalar da ahirette mutlaka en büyük ceza ile cezalandırılacaklardır. Allah korkusu olan liyakatli dürüst adayların yönetimlerde yer alması halkın en büyük haklı isteğidir. Her seçim öncesi yapılan aday çalışmalarında halk hem adayları eleştirdi, hem de seçimlerle liyakatsiz birçok yönetici, milletvekili ve Belediye Başkanlarını seçti. Neden yanlış seçim yapıyorsun diye sorduğumuz her on seçmenden altısı, sanki başka adam yokmuş gibi “Adam mı var, en azından biliyoruz ki, bu adam çalıyor ama çalışıyor, bal tutan parmağını yalar.” diyerek, yollar yaptı, hastaneler yaptı deniyor, ama başka adam mı var derken, dürüst adamları saymaya başladığında halkın büyük bir kısmı onlar dürüst adam, bu işler dürüst adamın yapacağı işler değil diyorlar. Sözümü şuraya getireceğim. Önümüzde yerel seçimler var ve belediyelerimizi yönetecek Belediye Başkanları ile Belediye Meclis üyelerini, bir de muhtarlarımızı seçeceğimiz bir seçim sürecine giriyoruz. Siyasi partiler yavaş yavaş Belediye Başkan adaylarını belirlemeye başladı. Bugün Aydın’da küçük bir kamuoyu araştırmasında bulundum ve aldığım cevaplar yanlışın devam etmekte olduğunu gördüm. Hem hırsız deyip eleştirdiğiniz halde dürüstü tercih etmeyip, dürüst adamın işi değil bu belediye başkanlığı diye aynı yanlışı devam ettiren cevaplar beni bir hayli üzmektedir. Cumhuriyet Halk Partisi sanırım üç dönemdir Aydın Büyükşehir ve Efeler Belediye Başkanlıklarını kazanırken, aynı partili olmalarına rağmen zamanla birbirine ters düşen Başkanların dönemlerine tanık olduk. Rahmetli İlhami Ortekin, Sayın Mesut Özakçan ve Sayın Fatih Atay ve Sayın Özlem Çerçioğlu aynı CHP listelerinden geldikleri görevlerinde aynı partili olmalarına rağmen zamanla menfaat çatışmasıyla birbirlerinden uzaklaşmışlar ve hizmette aksamaların yaşanmasına neden olmuşlardır. Göreve ilk geldiklerinde hizmet projelerinde yer alan eski otobüs terminalinin yerine yapılacak proje, eski köy minibüs garaj bölgesine yapılacak proje hala belirsizlik yaşamaktadır. Aydın’da görünen belirli bir yeni yatırım olmamıştır. Oysa illa CHP’li olacak diye diretilmeseydi de, bir önceki seçimlerde en azından Efeler Belediyesine İYİ Parti aday gösterseydi ve halk seçmiş olsaydı, hizmet yarışı daha renkli olurdu.
CHP çatısı altında seçimlerde kazanan adayların hiçbiriyle anlaşamayan Sayın Özlem Çerçioğlu’nun şimdiki ve eski diğer Belediye Başkanlarıyla anlaşamaması, akıllara hadi biriyle anlaşamadın, diğeri ile anlaşamadın da, bugüne kadar kimseyle anlaşamamanın altında acaba bu üç Belediye Başkanı mı uyumsuz, yoksa Sayın Özlem Çerçioğlu mu geçimsiz diye akıllara soru gelmiyor değil. Buna rağmen sanki Aydın’da CHP aday çıkarmakta zorlandığından dışarıdan ithal adaylar ve Sayın Özlem Çerçioğlu’ndan başka aday bulamıyor mu? Sorusuna karşılık CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun tekrar Sayın Özlem Çerçioğlu’nu aday göstermesi bunu çok iyi açıklamaktadır. MART 2024’ de yapılacak Belediye Başkanlığı seçimlerinde halkın çok iyi aday analizi yaparak, partiyi değil, liyakatli adayı ön plana çıkararak oy kullanması çok doğru bir seçim olacaktır. Bunu söylerken bir konuyu da açıklık getirmek isterim. 22 yıldır ülkemizin geldiği gerileme devrinde etkin rol oynayan Adalet ve Kalkınma Partisinin gösterdiği adaya da oy verirsek sanırım ülkemizin yaşadığı gerileme devrini Aydın’da da yaşamış oluruz. Bu nedenle önce adayın liyakat durumu ve dürüstlüğü dikkate alınmak şartıyla Aydın Büyükşehir Belediyesinde ve Türkiye’nin tüm illerindeki Büyükşehir Belediyelerinde CHP, İYİ Parti, TİP ve diğer laik Atatürk ilkelerine bağlı siyasi partilerin aralarında seçim bölgeleri dikkate alınarak, ittifak ve aday paylaşımı yapmaları yerinde olmak kaydı ile diğer tüm ilçelerde de her partinin kendi adayını çıkarması, Aydın’da bu anlamda Büyükşehir veya Efeler Belediye Başkan adaylığının İYİ Parti tarafından belirlenecek adayların yer alması ve bu adaylardan birinin de adaylık için yeşil ışık yakan İYİ Parti Aydın İl Başkanı Sayın Recep Taner’in olması en doğru karar olacağı görüşündeyim. Dürüst, çalışkan, Aydın’da halkın sevgi ve saygısını kazanmış, halkın ağabeyi Recep Taner, halkın bir kısmının çalıyor ama çalışıyor, tezini çürütürcesine çalmayacak, dürüst çalışacak, halka hakkaniyetle hizmet sağlayacak aday olarak gösterilmesi ve desteklenmesi en doğru karar olacağına inancım büyüktür.
Aydın ilimize hizmet istiyorsak, artık uyanalım ve aynı siyasi partiler ve adaylarla yol almanın bize hiçbir katkı sağlayamayacağına inanalım. Aydın’ın her ilçesinde her parti gibi İYİ Partinin de kendi içinden aday çıkarması, İncirliova ve Nazilli Belediyelerinde yaşanan Belediye Başkanlarının parti değiştirmeleri ne benzer durumların tekrar yaşanmaması için halk içinde ve parti içinde yoklama yapılması da yerinde bir karar olacaktır. Bu vesile ile önümüzdeki Mart 2024’de yapılacak yerel seçimlerin tüm Türk halkına hayırlı olmasını diliyorum. Saygılarımla